Yüzyıllık Ajanda

Öne çıkan

Geçtiğimiz günlerde mahallemizin benim için en gerekli dükkanı olan kırtasiyede baskı alıyordum. Evdeki yazıcıyı tamir ettirmektense, oraya maskeyle gidip azıcık da olsa sohbet etmek ve silgileri koklamak açıkçası çok hoşuma gidiyor. Genellikle basılacak bir işim oluyor - henüz kitap olmasa da- iki sayfa belge, sertifika, kitapçık ve bunun gibi. Yıl sonu yaklaşıyor diye daha bir dikkatli … Yüzyıllık Ajanda yazısını okumaya devam et

Asla elimi bırakma

Tüm çocuklarımızın ve ulusumuzun "Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı" kutlu olsun. Her 23 Nisan'da neşe dolmak adettir, kaynaştırmıştır bizi birbirimize bu neşe. Farkında olmadan ezberlemişizdir güfteleri hazırlanmışızdır coşkuyla günlerce törenlerimize ve kıskandırırcasına serpilmişizdir  gökkuşağına karşı! Sıra sıra olup ellerimizdeki kağıttan Türk bayraklarını yırtılana kadar savurmuşuzdur. Okulumuza gelen yabancı ülkelerden çocukları içimize almış, şarkılarımız ve danslarımızla … Asla elimi bırakma yazısını okumaya devam et

Mayonez Kavanozu

Hayatınızda ne zaman işler baş etmesi gerçekten imkansız gibi göründüğünde, 24 saat yetmediğinde, mayonez kavanozu ve iki fincan kahveyi hatırlayın. Bir üniversite hocası, vereceği felsefe dersine girmişti. Masası başında duruyordu ve masasında aslında dersle hiç alakalı olmayan objeler vardı. Sınıf doldu, ders başladı ve  hoca konuşmadan eline kocaman ve boş bir mayonez kavanozunu aldı. Öğrenciler bakakalmıştı. … Mayonez Kavanozu yazısını okumaya devam et

Yöneticilikten Liderliğe

"İhtiyaçlarım var. Pişman olacağım biliyorum ama ihtiyaçlarım karşılanmadığı için bu işlere ve bu insanlara katlanmak için çaba göstermeyeceğim." "Ekibimdeki insanları seviyorum. Her biri birbirinden farklı özel niteliklere sahip. Pişman olacağım biliyorum ama patron bana böyle anlayışsız davranmaya devam ederse ben de ekibimi geliştirmek için gereken enerjiyi bulamayacağım." "Bugüne kadar olağanüstü bir çabayla geldik, bölgemizdeki ciroyu %44’lerden … Yöneticilikten Liderliğe yazısını okumaya devam et

İçtenlik

Profesyonel adlı oyun İstanbul Devlet Tiyatrolarında kapalı gişe oynuyor. İlk seyrettiğimde balkondan izlemiştim. Sahneye odaklanmak için gayret gösterirken arada gözlerim oyunu izleyen genç seyirciye takılıyordu. Oyun bir buçuk saat sürüyor ve tek perde. Seyirci profilinde yaş dağılımı 20-70 diyebilirim. Ancak yoğunluğa baktığımızda %50 genç seyircinin varlığı gözden kaçmıyor. Ben genellikle oyuna konsantre olurum ama baktığım … İçtenlik yazısını okumaya devam et

Mutluluk

Mutlu olmamak daha zor, mutlu olmak içinse istemek yeterli. Mesela gülmek, insan beynine giden oksijenin gizemli ilacıdır. Güleriz çünkü kendi kendimizi gıdıklayamayız. Kendi kendimizi gıdıklamak işe yaramaz çünkü beyin vücudun kendi hareketini kontrol ederek dış dünyadan gelen uyaranlara odaklanır. Dolayısıyla, gülmek için bir dış uyarana ihtiyaç duyarız. Gülmek ayrıca bulaşıcıdır. 1962’de kanıtlanmış. Tanzanya’daki bir yatılı … Mutluluk yazısını okumaya devam et

Miras Çocukluk

80’li yılların X kuşağı çocuklarının bugünkü 80 sonrası Y ve 2000 sonrası Milenyum çağı çocuklarından en belirgin farkı hiçbir bilginin ellerinin uzandığı noktada olmamış olmasıdır. Elbette  her kuşağın içine doğduğu koşullar farklıdır. Teknolojinin gelişimine tanık olan 80 öncesi kuşak, bakış açısı olarak ise hazır bir tepside sunulan şeylere pek kıymet vermez, kendi yine de mücadele etmeyi tercih eder.  Elbette yeni kuşaklar … Miras Çocukluk yazısını okumaya devam et

TC Sonsuza Dek

Ulusal kanalın tekel olduğu dönemlerde geçen çocukluğumun belirgin bir özelliği, televizyonun  sadece aksam saatlerinde açılan ve sadece ailece seyredilen bir cihaz olarak kabul edilmesidir. Bizler pek de farkında olmadan bu televizyonun hem "çok önemli" hem de bir o kadar "önemsiz" olabileceğini, gerektiğinde "çat" diye kapatılması suretiyle öğrenmişizdir. Televizyon törenle açılır, törenle kapanır. Saat 17:00'ye kadar … TC Sonsuza Dek yazısını okumaya devam et

Rengarenktir Dünyamız

Rengarenktir dünyamız Serserisi de olur, delikanlısı da Eğlencecisi de, geç saatlere dek açık kitapçısı da Bir oyundan veya konserden çıkanı Metro geçişinde alternatif müzik çalanı Simitçisi, balıkçısı, oyuncakçısı Enteli,öğrencisi,askeri Yabancısı, yerlisi ve koluna hanımını almış fötr şapkalı beyefendisi Yazarı, çizeri, süperstarı ile Rengarenk bir ruhtur adeta dünyamız * İçeceğimizi de içmeyeceğimizi de biliriz Okuyacağımızı, düşüneceğimizi, … Rengarenktir Dünyamız yazısını okumaya devam et

2+2=5 Eder mi?

Hayatımızın ilk evrelerinde yaşamaya, başkalarına bağımlı olarak başlarız. Bağımlılık, "benim için sen yaparsın" düşüncesidir. Bu dikey bir iletişimdir. Büyüdükçe bağımsızlık kazanırız.  Bağımsızlık ise “bunu ben yapabilirim” düşüncesidir. Bu da dikey bir iletişimdir. Olgunlaştıkça, doğada her şeyin birbirine ihtiyaç duyduğunu anlarız. Bu olgu ise “karşılıklı bağımlılıktır”. Burada iletişim yataydır. Biz nasıl yapabiliriz? düşüncesidir. Karşılıklı bağımlı insanlar, kendi … 2+2=5 Eder mi? yazısını okumaya devam et

Bir Tutam Felsefe

İçimde o kadar çok şey biriktirdim ki düşünüyorum da, birine açılmam lazım. Açıldıktan sonra pişman olacağım biliyorum ama açılmazsam da pişman olacağım. Açılsam da açılmasam da pişman olacağım. Aslında, yaşadığım her şey çok saçma ve tüm bu saçmalıklara gülebilmek istiyorum. Güldükten sonra pişman olacağım, biliyorum ama gülmezsem de pişman olacağım. Sevmek istiyorum. Evet, seversem pişman … Bir Tutam Felsefe yazısını okumaya devam et